T.C. MUĞLA 1. İDARE MAHKEMESİ

Esas No: 2014/..

Karar No: 2014/..

DAVACI:..

VEKİLLERİ: AV. AHMET CAHİT OLGUN Tuzla Mahallesi 520 Sokak No:22 Fethiye/MUĞLA AV. OSMAN ALPER OLGUN Tuzla Mahallesi 520.Sokak No:22 Fethiye/MUĞLA

DAVALI: FETHİYE KAYMAKAMLIĞI .Fethiye/MUĞLA

DAVANIN ÖZETİ : 23.02.2014 tarihinde saat 23:20 sıralarında yapılan trafik kontrolünde davacının, alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla, kollukça teknik cihazlar kullanılmasını kabul etmemesi ve yine kontrol sırasında trafik tescil belgesi ve sürücü belgesini göstermediğinden bahisle 2918 sayılı Yasanın 48/9, 44/1b ve 23. Maddeleri uyarınca sürücü belgesinin iki yıl (2) süreyle geri alınmasına ilişkin 23.02.2014 tarihli sürücü belgesi geri alma tutanağı ile 2.078,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 23.02.2014 tarih ve 967212 sayılı trafik para cezası karar tutanağının iptali istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacının yapılan alkol ölçümü sonucunda, alkollü olarak araç kullandığının tespit edilmesi üzerine 2918 sayılı Kanunun 48/9, 44/1b ve 23. Maddeleriuyarınca tesis edilen işlemlerde hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Muğla 1. İdare Mahkemesi’nce dosya 2577 sayılı yasanın 14.cü maddesi yönünden incelenerek işin gereği görüşüldü: 5326 sayılı Kabahatler Kanunun, 2.maddesinde, kabahat deyiminden; kanunun, karşılığında idarî yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlığın anlaşılacağı, 3. maddesinde, bu Kanunun; idarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı, 16. maddesinde, kabahatler karşılığında uygulanacak olan idarî yaptırımların, idarî para cezası ve idarî tedbirlerden ibaret olduğu, idarî tedbirlerin, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer alan diğer tedbirler olduğu, 19. maddesinde, diğer kanunlarda kabahat karşılığında öngörülen belirli bir süre için;

  1. a) Bir meslek ve sanatın yerine getirilmemesi,
  2. b) İşyerinin kapatılması,
  3. c) Ruhsat veya ehliyetin geri alınması,

d)Kara, deniz veya hava nakil aracının trafikten veya seyrüseferden alıkonulması gibi yaptırımlara ilişkin hükümlerin, ilgili kanunlarda bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklı olduğu, 27. maddesinin 1. fıkrasında; İdarî para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idarî yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabileceği, bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idarî yaptırım kararının kesinleşeceği öngörülmüş ve aynı maddenin, 5560 sayılı Kanun ile eklenen sekizinci fıkrada ise; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği kurala bağlanmış, bu maddenin gerekçesinde de bu hükümle, Kabahatler Kanunu’ndaki düzenlemelerin ortaya çıkardığı bağlantı sorununa çözüm getirilmesinin amaçlandığı ifade edilmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 48. maddesinde, uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu belirtildikten sonra, yapılan tespit sonucunda belirlenen alkol sınırının üstünde alkollü olarak araç kullanan sürücülerin ilk seferinde 700,00-TL idari para cezası cezalandırılacakları ve sürücü belgelerinin altı ay süreyle geri alınacağı, son ihlalin gerçekleştiği tarihten geriye beş yıl içinde ikinci defada 877,00-TL idari para cezası cezalandırılarak sürücü belgelerinin iki yıl süreyle, üç veya üçten fazlasında ise 1.407,00-TL idari para cezası verileceği ve sürücü belgelerinin her seferinde beşer yıl süreyle geri alınacağı hükümlerine yer verildikten sonra, “Adli Kovuşturma ve Cezaların Uygulanması” başlıklı Dokuzuncu Kısım’a dahil “Bu Kanundaki suçlarla ilgili davalara bakacak mahkemeler ve yetkileri” başlığı altında düzenlenen 112.maddesinin ilk paragrafında; sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması hariç olmak üzere bu Kanundaki hafif para cezasını veya bu kanundaki hafif hapis cezasını, belgelerin geri alınması ve iptali veya iş yerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla ilgili davalara trafik mahkemelerinde, bunların bulunmadığı yerlerde yetki verilen sulh ceza mahkemelerinde bakılacağı ifade edilmiş; böylelikle sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınmasına ilişkin uygulamalar, trafik ve sulh ceza mahkemelerinin görevi dışında tutulmuş iken; 12.7.1013 tarihli 6495 sayılı Kanun’un 20.maddesiyle yapılan değişiklik ile maddenin başlığı, “Sürücü belgelerinin geri alınmasında ve iptalinde yetki”, madde ise, “Bu Kanunun 6 ncı maddesinde sayılan görevlilerin ve trafik tescil kuruluşlarının yetkilendirildiği haller hariç olmak üzere, sürücü belgelerinin geri alınmasına ve iptaline sulh ceza mahkemeleri karar verir.Bu Kanunun 51’inci maddesinin ihlali ve 118’inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı “100 ceza puanını doldurmak” eylemi nedeniyle sürücü belgelerinin geri alınmasına yine bu Kanunun 6’ncı maddesinde sayılan görevliler yetkilidir. Sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması veya iptaline dair verilen kesinleşmiş mahkeme kararı örnekleri, sürücülerin sicillerine işlenmek üzere mahkemelerce ilgili trafik birimlerine gönderilir.Bu Kanuna göre görülen davalar, diğer kanunlara göre görülen davalarla birleştirilemez..” şeklinde yeniden düzenlenmiştir. 2918 sayılı Kanunun 112. maddesinde değişiklik öngören 6495 sayılı Kanunun 20. maddesinin gerekçesinde ise; 04.11.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Kanunun 7. maddesi ile kanunlarda “hafif hapis” veya “hafif para cezası” olarak öngörülen yaptırımların idari para cezasına dönüştürüldüğü, buna paralel olarak mevcut kanunda hafif para cezası veya hafif hapis cezası öngörülen ihlaller için taslakta idari para cezasının öngörüldüğü ve sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması konusundaki yetkinin trafik zabıtasına verildiği, 30.05.2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ile trafik suçlarının kabahat kapsamına dahil edildiği ve idari yaptırımlara ilişkin başvuru ve itiraz yolunun belirlendiği gerekçesine yer verilmiştir. Dava dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından, 23.02.2014 tarihinde saat 23:20 sıralarında yapılan trafik kontrolünde alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla, kollukça teknik cihazlar kullanılmasını kabul etmemesi ve yine kontrol sırasında trafik tescil belgesi ve sürücü belgesini göstermediğinden bahisle 2918 sayılı Yasanın 48/9, 44/1b ve 23. Maddeleri uyarınca sürücü belgesinin iki yıl (2) süreyle geri alınmasına ilişkin 23.02.2014 tarihli sürücü belgesi geri alma tutanağı ile 2.078,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 23.02.2014 tarih ve …. sayılı trafik para cezası karar tutanağının iptali istemiyle 04.03.2014 tarihinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; 2918 sayılı Kanunun 48. maddesinde vücut bulan alkollü olarak araç kullanma kabahatinin karşılığında trafik idari para cezası ile sürücü belgesinin geri alınması idari yaptırım olarak tanımlanmış, anılan kanunun 112. maddesinde ise, 12.07.2013 tarihli ve 6495 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonra idare mahkemesinin görevli olacağına ilişkin açık bir hükme yer verilmemiş olması karşısında, 5326 sayılı Kanunun 19. maddesinde sayılan yaptırımlar hakkında diğer kanunlarda değişiklik yapılıncaya kadar kendi mahkemelerinde görülmesine ilişkin saklı tutma halinin değişiklik tarihi itibariyle ortadan kalkacağı, dolayısıyla Kabahatler Kanunun 3 ve 27. maddelerinde yer alan amir hükümler uyarınca, sürücü belgelerinin geri alınması ve trafik para cezasından kaynaklanan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünde idare mahkemelerinin değil adli yargının bir kolu olan sulh ceza mahkemelerinin görevli olacağı açıktır. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle, yeni bir yasayla kabul edilen görev kurallarının, geçmişe de etkili olacağı, bilinen bir genel hukuk ilkesi olduğundan uyuşmazlığın her aşamasında dikkate alınması gerekmektedir.

Bu durumda, alkollü olarak araç kullanıldığından bahisle 2918 sayılı Kanunun 48. maddesinin 5. fıkrası uyarınca sürücü belgesinin 2 yıl süre ile geri alınması ve 2.078,00-TL trafik para cezası ile cezalandırmaya ilişkin idari yaptırım kararlarına karşı adli yargı merciileri nezdinde itiraz edilmesi gerekirken mahkememizde açılan davanın görev yönünden reddi gerekmektedir.

Nitekim Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümünün 14.07.2014 günlü ve E:2014/764, K:2014/816 sayılı kararı da bu yöndedir.

Açıklanan nedenlerle davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 15/1-a. maddesi hükmü uyarınca görev yönünden reddine, görevli yargı yerinde davaya devam edilmemesi halinde aşağıda dökümü yapılan 148,70 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta giderinin hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren (30) gün içerisinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere , 21/11/2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.